29 Kasım 2013 Cuma

Folyodaki Sürpriz Nesneler

Şu sıra yapbozlarına karşı pek ilgisiz Kayra;odaklanıp yapmıyor sıkılıyor hemen.Yerli yabancı birçok blogta sıklıkla rastlayabileceğiniz folyo açma da ne zamandır aklımda.Ben de yapbozu hem biraz eğlenceli hale getirmek hem de parmak kaslarını çalıştırmak için folyoya sardım hepsini,bir iki sürpriz nesne de sarıp koydum oğluşun önüne.
Çok ilginç geldi önce,şaşırdı biraz.Sonra da anladı ne yapacağını başladı folyoları teker teker açmaya.
Sürpriz olarak en sevdiği küçük bir top,bir tane mandal(mandal deyip geçmeyin oğlumun hala favorilerinden) ve bir tane mandalina koydum.Mandalina ve topu açınca bir sevindi:)Bu sürpriz folyo işini pek sevdi benim oğlan. 

Çok Amaçlı Aktivite Kutusu

Nicedir aklımda böyle bir kutu yapmak,ama unutmuş gitmişim.Facebookta benzerini yapan arkadaş paylaşınca aklıma düştü yeniden.Ben de dün bitirdim.Pek süslü bir kutu değil yalnız benimkisi,görüntüsüne değil fonksiyonuna odaklandık.Bir de oğluşun koparma yırtma ihtimallerine karşı çok süsleyip sonradan üzülme ihtimalimi ortadan kaldırdım.Ziiiiraaaa Kayra oyun bitince üzerine çıkmaya kalktı ve kutumuz biraz hasar gördü bile:)Neyse bakalım neler yapmışız:
Boş bir kutunun bir tarafına 3farklı renkte daireler açtım(yine mi daireee dediğinizi duyar gibiyim:),ilk önce 3 tü ama oğlum yeşil toplara yer bulamayınca babamız 4.daireyi de ekledi yeşil için:)
Bir diğer tarafına yine daireler kestik ama üç farklı boyutta,büyük-küçük kavramlarını vurgulamak için.
Diğer bir yüzüne daha önce beslediğimiz kedi çok hoşumuza gittiğinden bu sefer kuş resmi yapıştırıp ağzını açtık.Hem kaşıkla hem elle fındık fıstık beslesin diye.Böylece montessori transfer çalışmamızı tekrar etmek istedim.
Kalan diğer yüzüne de iki boyutta kart atacak delikler açtık yeniden,uzun-kısa kağıtları içinden atabilmek için.
Biz dünden beri sadece dairelere top atma kısmıyla ilgilendik:)Hem boyutlarına göre attık hem renklerine göre.Pek te eğlendik doğrusu.Oğluş çok hareketli olduğundan ve makinenin ayarını yapamadığımdan resimler pek güzel değil,ama fikir olsun yine de.
 

27 Kasım 2013 Çarşamba

Süt Reçelinden Sarelleye Dönüşüm

Sütün reçeli mi olurmuş yahu dedim ilk duyduğumda.Oluyormuş meğer;hem de çok güzel oluyormuş.İçine bir de çikolata koyuncaaa misss gibi sarelleye dönüşüyormuş.
Deniz ve Barış ın annesi sevgili Vildan paylaşmıştı bu tarifi.Çok ilgimi çekti.
Kayra yı mümkün olduğunca çikolata ve şekerden uzak tutmaya çalışıyorum da tatlı canavarı olan kendimi ne yapayım:)Oğluş için değil de kendim için yapmak istedim önce bu ev yapımı sarelleyi.
 Malzemeleri basit aslında
1litre süt
1bardak şeker
1silme çay kaşığı kabartma tozu
Yapılışı daha da basit:)
1litre süte bir bardak şeker koyup kaynatıyoruz,ben güzel koksun diye vanilya da ilave ettim.Kaynamaya başlayınca kabartma tozunu ekliyoruz.İnanılmaz kabarıyor,derin bir tencere kullanarak önleminizi alınız.Ben bir kere taşırmış bulundum.45-50 dk kaynıyor bu karışım,sonuna doğru kıvamlaşıyor.Kıvamını alınca bir paket bitter çikolata ekliyoruz ve soğumaya bırakıyoruz.Soğuyunca buzdolabında muhafaza ediyoruz.
Sonuç mu?Mükemmel.
Tabii benim için:)Gerçi tatlı seven herkes bayılır eminim.
Ha bir kaç nacizane tavsiye.
Bana şekeri fazla geldi,bir dahaki yapışımda yarım bardak şeker koymayı düşünüyorum.
Kayra'ya da ucundan veririm düşüncesiyle onun için bir de şeker koymak yerine keçiboynuzu tozuyla deneyeceğim,içine atılan çikolata yerine ne kullanabilirim düşüncesindeyim:)
Ama zaten arada kaçamaklar olduğu için marketten alınan çikolata yerine bundan vermek daha az vicdan azaplı olur gibi geliyor,ne dersiniz:)

Oyun Grubumuzun İlk Buluşması

Yazdan beridir aklımda Kayra'ya bir oyun grubu ayarlamak.Ne kadar çok dışarı çıkarsak,parka götürsek ya da mahallemizdeki birkaç çocukla görüşsek te bir,hatta birkaç arkadaş şart.Anne ve baba dışında çok az insanla vakit geçiren ve daha da anneye bağımlı olmaya başlayan oğluşun artık yaşıtlarıyla vakit geçirmek için tam zamanı. Ama ya hazır olan bir kreşin ya da merkezin grubuna kaydolmak gerekti ya da bir oyun grubu kurmak.Bu sebeple facebooktaki İstanbul Avrupa Yakası Montessori Oyun Grupları grubumuzdaki arkadaşlarla uzun süredir yazışıyoruz,yakın yerlerde oturan annelerle bir merkez,kreş ya da bir atölye arıyoruz.Nihayet son birkaç haftada yazışmalarımızı sıklaştırdık ve bu gün Levent'teki The Play Barn oyun merkezinde buluştuk.Son anda aksilikler yaşayan bir kaç arkadaşımız dışında kadro tamamdı:)
Ne garip işin özünde çocuklar olunca sanki yıllardır tanışıyormuş gibi geliyor insana beraber olmak:)
Çocuklar eğlenirken biz de biraz sohbet etme fırsatı bulduk annelerle,bu toplanma işi çocuklar için iyi olsa da en çok biz annelere iyi gelecek sanırım:)Yeni arkadaşlarımı çok sevdim,umarım devamlılığını sağlarız.
Büyük geniş bir bahçede 4 katlı bir villa tahsis edilmiş merkez için.İçi oldukça büyük ve ferah.Jimnastik odası,bebek odası,top havuzu,parti salonu,iki ayrı çocuk oyun odası ve aileler için düzenlenmiş şirin,samimi bir cafesi mevcut.Cafenin sefasını süremesek te çocuklar tüm oyuncakların hakkını verdiler:)
Aslında isteğimiz hem çocukların oynayıp enerjilerini atabileceği,hem de kaliteli zaman geçirebilecekleri montessoriye uygun faydalı etkinlikler yapabileceği bir mekan.
Biz bugün sadece enerji atma kısmıyla ilgilensek te ilk buluşma ve çocukların yeni tanışması sebebiyle etkinlik yapma üzerinde çok durmadık:)Bizim için en önemli adım organize olmaktı.Bundan sonra isteklerimize uygun mekanlar ayarlayıp,grubumuzun devamlılığını sağlamak.
İlgilenen ve katılmak isteyen olursa lütfen iletişime geçiniz.
İşte ilk buluşmadan kareler.
Bir oyun merkezinde çocuklar ilk ne yapar,top havuzunda eğlenirler:)
            Topların içinde kaybolan Deniz'i bulun bakalım:)
Ali çevreyi tanıyor,alışma evresinde.
Ben bu oyuncağı çok sevdim,evde benzerini nasıl yapabilirim düşüncesindeyim:)
 
 
Deniz kendi oyununu bulmuş.
Oyun odasında oynayacak çok şey varmış.
               Geç katılan Duman la Kayra tanışıyor:)
Biraz da jimnastik zamanı.
 Eh herkes kaynaşınca en son top havuzunda bir parti daha.
                     Veee son bir poz ve herkes uykuya:) 

26 Kasım 2013 Salı

Yapraklardan Ağaç Yap(a)ma(ma)

 Bir kaç hafta önce havanın güzelliğini fırsat bilip güzel bir doğa keşfine çıkmış ve çok eğlenmiştik.Dönüşte de evde etkinlik yapmak üzere yaprak,kozalak,meşe palamudu,taş toplamıştık.Daire konumuz bitince artık değişik birşeyler yapalım dedim ve yaprakları çıkardım bu sabah.
Ben bu yapışkanlı kağıt işini çok sevince ve Kayra da yapıştırıcıdan hala hoşlanmayınca,renkli kartona yapışkanlı kağıdı sabitledim.
Yapraklarıda koydum yanına,kartonun üzerine birkaç dal sabitleyip yaprakları yapıştırmaktı niyetim.Ama yapraklar kuruduğundan ve düz olmadıkları için yapışmadılar kağıdımıza.Hal böyle olunca da başlamışken kalkamadım masadan yapıştırıcı almak için.Hem baktım Kayra da eğleniyor bıraktım etkinlik kendini bulsun diye:)
Çok güzel bir ağacımız olmasa da çok güzel bir duyusal sonbahar havuzumuz oldu.

23 Kasım 2013 Cumartesi

Şekiller Şarkısı

Şekillerle ilgili o kadar çok video ve şarkı var ki...Ama ben şu şarkıya bayıldımmm.Kayra ile bir haftadır hiç sıkılmadan dinliyor ve izliyoruz.Animasyonu,telaffuzu kurgusu harika.
Bir de çok güzel bir videomuz var.Kayra ya Brainy Baby(akıllı bebek) eğitim setini almıştım uzun zamandır izletiyorum,sadece hayvanlar bölümünü seviyordu diğerlerinde sıkılıyordu ay itibariyle.Ama artık şekiller de ilgi alanına girince şekiller bölümüne sardık.Ama bu hafta Baby Einstein ın shapes bölümüne takılı kaldık:)O kadar keyifle izliyor ki Kayra,şekillere bakıp tekrar ediyor,içindeki nesneleri söylüyor.Hem bir anne hem de bir yabancı dil öğretmeni olarak bu videoyu kesinlikle tavsiye ederim.Çocuklar öyle dikkatli ve ilgili oluyor ki karşılığını mutlaka alırsınız.

Kelebeği Dairelerle Süsleme

Bu haftanın son daire etkinliklerini de yapıııp yeni etkinliklere merhaba deme zamanı.
Dairelerimizi bir de hayvan üzerinde uygulamak istedim bu sefer,tırtıl yapacaktım ama Kayra tırtılı pek tanımıyor ilgisini de çekmiyor.
Ben de boş bir kağıda kelebek çizdim.Elişi kağıtlarından da küçük daireler kestim kelebeğimize süs olması için.Kayra yapıştırıcıyı eline bulaşınca sevmiyor sorun çıkarıyor ben de bu yüzden kelebek çizdiğim kağıdın üzerine yapışkanlı kağıdı ters yapıştırdım harika oldu.Sizin miniğiniz de bu durumdan hoşlanmıyorsa uygulamanızı tavsiye ederim,tekrar tekrar yapıştırıp çıkarma imkanı oluyor,süper!
Ne yapacağımızı anlayınca pek sevindi oğluş,aldı daireleriniii süsledi kelebeğini.
 Yukarıdaki bazı dairelerin tam yerine oturmadığını farkedince pek bozuldu bizim oğlan,çıkarıp tekrar yerleştirme esnasında pek bir gerildi neden olmadı diye:)Haydi tamam düzeltirsin derken çıkan karışıklıkları resimleyemedim:)
 

Dairelerle Meyve Tabağı

Heh işte bir yemek işine sokmadın bu daireyi o da olmuş dediğinizi duyar gibiyim:)
Yaa yemek sorunlu bir çocuğunuz varsaaa insanın aklına herşey geliyor işte.
Gerçi bu sefer oğluşu sevdiği şeylerle buluşturdum daire ve meyve:)
Çok şükür şimdilik meyveyle bir sorunumuz yok,ben dairesel sunumu yemekte de deneyecektim de o kadarı kalsın dedim.
Pek yaratıcı bir süsleme değil aslında:)Klasik meyveleri dizme olsa da şekli itibariyle ilgi alanımızda:)
İlginçtir ki son bir kaç haftadır muz yemeyi kesen oğluş,bu şekilde hepsini bitirip bir de bir tane daha istedi:)
Demek ki neymiiiş hemen pes edilmezmiiiş,sevmediği şeyleri değiştirip değiştirip önüne koymak gerekirmiiiş.Darısı tüm sevmediğimiz yemeklerin başına:)

21 Kasım 2013 Perşembe

Farklı Dokularda Daireler

Daire konusunu ele almışken duyusal bir etkinlik te hazırlamak istedim.Bunun için zımpara ve folyo kağıdını kullandım.Zımpara ile bir etkinlik te sevgili Etka yapmıştı şekiller konusunda.Algıda seçicilik midir nedir bu sıra yabancı sitelerde de çok denk geliyorum zımpara ve tebeşir olayına.Sanırım duyusal aktivitelerde değişik bir materyal olduğundan.Zımpara kağıdının pürüzlü yüzeyine dokunmak farklı bir tecrübe çocuklar için,folyonun çıkardığı ses ve dokusu da oldukça ilgi çekici.
Ben de her iki kağıttan daireler kesip yapıştırdım kağıda.
Kayra önce dokundu hissetti,sonra da tebeşiri verdim eline.Önce zımpara dairemizi boyadı tebeşirle. 
Sıra folyoya geldi sonra.Parmak boyasıyla boyayalım dedim,önce bir deneme yaptı oğluş ama hala hassas şu el kirlenmesine karşı.Ben de fırça verdim eline bu sefer. 
Kayra'nın ilk fırça deneyimi,çok ilgisini çekti bu yüzden.Sıkılmadan boyadı.Hatta yetmedi bir de serbest çalışma yaptı:)